Yapay Zekâ İşinizi Elinizden Almayacak! Çünkü Size Daha Çok İhtiyaç Var!

Yapay Zekâ İşinizi Elinizden Almayacak! Çünkü Size Daha Çok İhtiyaç Var!

Çalışma şeklinin yapay zekâ destekli geleceğinde insanlara her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyulacak.

 

Yapay zekânın giderek daha fazla iş alanında yer bulmaya başlamasıyla gelecekte çalışma şeklimiz değişecek olsa da insanların becerileri hâlâ en önemli faktör olacak. Tıpkı, 1990’larda internetin getirdiği değişim gibi, yapay zekâ da çalışmanın tanımını değiştirecek.

Değişim korkutucu olsa da son üç yılın hepimize öğrettiği gibi, aynı zamanda işleri yapma şeklimizi yeniden keşfetme fırsatı da sunabilir. Hem çalışanlar hem de işverenler için önümüzdeki değişiklikleri yönetmenin en iyi yolu, becerilere öncelik veren bir zihniyeti benimsemek olacak. Uzun yıllardır işyerinde yapay zekâ ve makine öğrenimi üzerine çalışan Harvard İşletme Okulu profesörü Karim Lakhani'ye göre internetin bilgi aktarımının maliyetini düşürmesi gibi, yapay zekâ da bilişin maliyetini düşürecek.

 

Değişimin Çalışanlar ve İş Verenler Açısından Etkileri

Çalışanlar için bu, işlerini bir iş unvanı yerine bir dizi görev olarak düşünmek ve bu görevlerin yapay zekâ geliştikçe düzenli olarak değişeceğini anlamak anlamına geliyor. İşinizi; yapay zekânın tamamen üstlenebileceği görevlere, yapay zekânın verimliliğinizi artırabileceği görevlere ve sizin benzersiz becerilerinizi gerektiren görevlere bölerek, işinizde rekabetçi kalabilmek için yatırım yapmanız gereken alanlar üzerinde daha fazla durabilirsiniz.

Halihazırda, günümüzün birçok işi için gereken becerilerin 2015’ten bu yana yüzde 25 gibi şaşırtıcı bir oranda değiştiği belirtiliyor. Yapay zekâ gibi yeni teknolojilerin hızla gelişmesiyle de bu sayının 2030 yılına kadar en az yüzde 65'e ulaşması bekleniyor. Bu durum sadece yapay zekâ okuryazarlığıyla ilgili becerilerin değil; insan becerilerinin de önemini de artırıyor. Bu doğrultuda, yapay zekâ araçları iş yerlerinde daha yaygın kullanıldıkça profesyonellerin problem çözme, stratejik düşünme ve zaman yönetimi becerileri daha da önemli hale gelecek.

İşverenler söz konusu olduğunda ise yapay zekânın yükselişi, yeteneklerin işe alınması ve geliştirilmesinde beceriye dayalı yaklaşımın önemini artırıyor. İnsanlar yapay zekâ becerilerini hızlı bir şekilde öğreniyor; yapay zekâ becerileri olanların sayısının 2016'ya göre dokuz kat daha fazla olduğu ifade ediliyor. Bununla birlikte, edinilen bu yeni becerileri uygulamaya koymak için ciddi bir istek de var: Son iki yılda LinkedIn’de yapay zekâ veya üretken yapay zekânın geçtiği iş ilanlarına, bu teknolojiden bahsedilmeyen iş ilanlarına göre yüzde 17 daha fazla başvuru yapıldığı görülüyor. İşe alım yaparken, bir kişinin kazandığı dereceler veya edindiği iş deneyimlerinden ziyade bu becerilere odaklanan liderler, iş yapma şeklimiz değişmeye devam ettikçe doğal olarak daha fazla potansiyeli ortaya çıkaracak ve daha çevik olacaklar. Profesör Lakhani'ye göre insanlar şirketlerin kusursuz, yapay zekâ destekli deneyimler ve işlemler sunmasını beklerken, liderlerin bu teknolojiyi benimsemesi, potansiyelinden yararlanmayı öğrenmesi ve işletmeleri için kullanım senaryoları geliştirmesi gerekiyor. Yapay zekânın uygulama alanının, düşünmenin yer aldığı her alan olduğunu ifade ediyor.

Aynı şey yeteneğin geliştirilmesi için de geçerli. Yakın gelecekte işverenlerin eğitimci kimliklerinin daha ön plana çıkması bekleniyor. Buna göre, sürekli değişen işler ve iş yapış şekilleri için oryantasyon, staj ve eğitim programlarıyla “işe alım eğitimi”, yanı sıra sürekli değişen roller için çalışanları yeni alanlara, hatta belki yeni kariyerlere taşıyacak beceri geliştirme ve iş gezileri ile “terfi eğitimi” işverenlerin görev alanında olacak.

 

Yapay Zekâ Daha İnsani Bir Çalışma Dünyasının Kapılarını Açıyor

Yeteneğin geliştirilmesi, yapay zekâyla ilgili zorlu becerilerin yanı sıra giderek daha da önem kazanan insan becerilerini de kapsıyor. Örneğin, LinkedIn tarafından yayınlanan Çalışmanın Geleceği-İş Yerinde Yapay Zekâ raporuna göre, ABD’li yöneticilerin yüzde 92'si insan becerilerinin her zamankinden daha önemli olduğunu düşünüyor.

2024 yılı problem çözme, empati ve aktif dinleme gibi insan becerilerinin kariyer başarısı için daha ön plana çıktığı ve insanlar arası iş birliklerinin şirket başarısı için daha temel olduğu yeni bir çalışma dünyasının kapılarını açarken, liderlerin ve çalışanların yapay zekâyı, araç çantasındaki araçlardan sadece biri olarak düşünmesi gerekiyor. Yapay zekâ, insanların yerini almıyor, ancak işlerini daha etkili bir şekilde yapmalarına olanak tanıyor; insanlara işlerinin daha değerli ve daha insani kısımlarına odaklanmaları için zaman bırakıyor. Örneğin, bir yazılım mühendisi, rutin veya tekrarlayan kodlamalar için yapay zekâdan yardım alabilir ve bu da ona yeni fikirler geliştirmek için daha fazla zaman kazandırabilir. Ya da bir işe alım uzmanı, iş ilanlarının oluşturulmasını yapay zekâya bırakarak zamandan tasarruf edebilir ve adaylarla konuşmak, onları daha iyi tanımak gibi işe alım sürecinin daha stratejik kısımlarına odaklanabilir.

2024'te liderler, sürekli gelişen bu teknolojiden faydalanırken aynı zamanda çalışanlarını da güçlendirecek ve çalışanlar beceri geliştirme ve sürekli eğitimlerini yapay zekâ becerileri ve pratik insan becerileriyle uyumlu hale getirecek. Bunun sonucu, her zamankinden daha insani ve daha tatmin edici yeni bir çalışma dünyası olacak.

 

Profesör Lakhani: “Yapay zekâ insanların yerini almayacak, ancak yapay zekâ becerisi olan insanlar, bu beceriye sahip olmayanların yerini alacak.”

 “Yapay zekâ insanların yerini almayacak ama yapay zekâ becerisi olan insanlar, yapay zekâ becerisi olmayan insanların yerini alacak. Üretken yapay zekâ için kesinlikle böyle. Bunun ilk adımı ise başlamak; denemeye başlamak, sanal alanlar oluşturmak, kurum içi eğitim kampları yürütmek ve bu eğitimleri yalnızca teknoloji çalışanlarına değil, herkese sunmak” diyen Profesör Lakhani, değişimin artık kaçınılmaz olduğunu belirterek “Ancak değişimin gerisinde kalanlar için iyi haber, geçiş maliyetinin giderek azalıyor olması. Asıl zorluk teknolojik bir zorluk değil. Teknolojinin, bu zorluğun sadece yüzde 30’u olduğu söylenebilir. Yüzde 70’lik gerçek zorluk, organizasyonel bir zorluk; her yöneticinin, her çalışanın dijital bir zihniyete sahip olması gerekiyor” diyor.

Profesör Lakhani, yöneticiler ve liderler için iki zorunluluk olduğunu ifade ederek şöyle devam ediyor: “Bunlardan biri öğrenme zorunluluğudur. Öğrenilmesi gereken çok şey var ve öğrenmenin sürekli olması gerekiyor. Buradaki fikir, sizin yapay zekâ mühendisi ya da veri bilimci olmanız ya da doktora derecesi almanız değil. Örneğin muhasebe çok önemli bir meslek ve muhasebe eğitimlerimize katılan MBA'lerin çoğu muhasebeci olmak istemiyor ancak muhasebeyi öğrenmeleri gerekiyor çünkü iş dünyasının dili bu, iyi bir iş insanı olabilmek için muhasebeyi anlamanız gerekiyor. Aynı şey şimdi dijital teknolojiler ve makine öğrenimi için de geçerli. Makine öğrenmesi ve yapay zekâ konularını anlamalısınız; bir yapay zekâ mühendisi veya bir yapay zekâ bilimcisi olmak için değil, bu konular artık işlerin nasıl yürüdüğünü kavramada kritik önem taşıdıklarından anlaşılmaları gerekiyor. Öğrenme artık zorunlu hale gelmiş durumda ve bu zorunluluğun ortadan kaldırılabileceğini sanmıyorum. Ancak öğrenme yolculuğunun hiç bitmediğini ve kendi kişisel öğreniminize yatırım yapmanız gerektiğini vurgulamak istiyorum. Şirketler, çalışanlarının öğrenimine yatırım yapmalı. Ancak bu iki tarafın da katılımını gerektiriyor hem şirketlerin hem de bireylerin bunu benimsemesi gerekiyor.”

Yöneticiler ve liderler için ikinci zorunluluk olan değişim yönetiminin de aynı derecede önemli olduğunu ancak genelde geri plana atıldığını ifade eden Profesör Lakhani şu sözleri ifade ediyor: “Değişim ve değişim yönetimi, yöneticiler, liderler ve yöneticiler için önemli beceriler haline geliyor. Nasıl değişeceğiniz, değişimi nasıl sürekli kılacağınız, değişime yönelik DNA'yı nasıl oluşturacağınız çok önemli hale geliyor. En iyi şirketler, değişimin nasıl bir beceriye dönüştüğünü anlayabilen şirketler olacak.”

Kaynaklar:

Wired: The AI-Fueled Future of Work Needs Humans More Than Ever

HBR: AI Won’t Replace Humans — But Humans With AI Will Replace Humans Without AI

 

Vodafone Business ile işletmeniz geleceğin dünyasına hazırlansın!