Biyometrik imza uzaktan çalışmayı destekliyor

Biyometrik imza uzaktan çalışmayı destekliyor

Ofislerde çalışırken herkesin bir arada olduğu ortamda onay mekanizmalarının işlemesi için evrakların fiziksel olarak ya da ıslak imzalanması basit bir işlemdi. Yine de çalışanların verimliliğini artıran mobil çalışma düzenlemeleri, onay yani imza süreçlerinin de elektronik ve mobil ortama taşınmasını gerektirdi. Bunun yarattığı verimlilik artışı da çoktan kendisini ortaya çıkardı. Özellikle dijital dönüşüm gerçekleştiren işletmelerin onay süreçlerini dijitalleştirmesi anlamına gelen elektronik ve mobil imza kullanımı adımını atmasının, bu dönüşümün zorunlu bir parçası olduğu örneklerle ortaya çıktı. Bunun yapılmadığı durumlarda, iş akışlarının kesintisiz bir biçimde işlemesinin mümkün olduğunu gösteren çok sayıda örnek oluşmuş durumda.

 

Pandemi sürecinde çalışanların evlerinden yani uzaktan çalışmaya başlaması dijitalleşmeyi inanılmaz bir şekilde bütün işletmelere yayarken onay süreçlerinin ve imzanın dijitalleştirilmesi de daha önemli bir konu haline geldi. Elektronik ve mobil imza hala iyi seçenekler olmakla birlikte bu dönemde biyometrik imzayı da değerlendirmeyi gerektiren koşullar oluştu. Dijitalleşme, hayatın her alanında etkisini büyük bir hızla gösterdiği pandemi sürecinde daha önemli hale gelen biyometrik imzanın önemli özelliği, elektronik ve mobil imzanın dijital araçlar olarak kimlik doğrulama aracı olmasına karşın biyometrik imzanın ıslak imzayla benzer bir araç olması.  

 

Tablet veya telefonlara uygun kalem ya da el ile atılan biyometrik imza, ıslak imzaya çok benziyor ancak atılma hızı, hızlanma, yavaşlama, bastırma veya çekme, ritmi ve yazma açısındaki değişikliklerin takip edilmesine olanak tanımasıyla çok daha yüksek tanımlama ve bilgi güvenliği olanağı sağlıyor. Bu yeni aracın geçerliliğini artıran, pandeminin şiddetlendirdiği dijital dönüşüm ortamında bu araca ihtiyacın artması oldu.


Dijitalleşme ve elektronik ticaret başta olmak üzere internet servislerinin (mobil ve uygulamaları da bu kapsamda ele alabiliriz) yaygınlamasının damga vurduğu yeni normalde, iş süreçlerinin de dijitalleşerek sürtünmesiz hale getirilmesi gerekiyor. Bu yapılmadığında, fiziksel belge ve işlemlerin neden olduğu engellerin işlerde aksamaya neden olması kaçınılmaz. Fiziksel belgelerin basılması, dağıtılması, imzalatılması, toplanması ve arşivlenmesi, “bir tıkla” ifadesiyle tanımlanan dijital işlemlerle uyumlu değil.


Diğer yandan bilgi ve belgeler kadar iş süreçlerinin de dijitalleşmesine dayanan dönüşümde biyometrik imza aynı zamanda önemli bir verimlilik aracı olarak karşımıza çıkıyor. Bunun için formların da dijital hale getirilmesi ve biyometrik imza ile imzalanması gerekiyor. Özellikle son kullanıcıya dokunan müşteri ilişkileri, sipariş yönetimi, tahsilat sistemleri gibi uygulamalarda, ıslak imza kullanılan sözleşme ve formların bu şekilde dijitalleştirilmesi ciddi verimlilik artışı potansiyeli taşıyor. Elektronik ve mobil ticaret ile ticaret ile servislerin pandemi sürecinde dijitalleşmesinin sağladığı hacim kadar biyometrik imzanın müşteri deneyimini geliştirme konusunda sağladığı olanaklar da pandemi sonrasının yeni normalinde bu yeni aracın kaplayacağı yer konusunda fikir veriyor. Kağıt ısrafını ortadan kaldırması ile özellikle yeni kuşaklarda daha yüksek olan çevre duyarlılığına hitap eden bu araç, daha eski kuşakların zaten ıslak imzadan alışık oldukları pratikle kolayca kucaklayacağı yeni bir uygulama olacak. Bunda dokunmatik ekran kullanmanın artık genelgeçer ve sıradan bir pratik haline gelmesinin etkisi de büyük. Bu özellikler bir araya gelince, çok geniş bir kitlenin yeni bir teknoloji öğrenmek zorunda kalmadan kullanabileceği geçerli bir araç ortaya çıkıyor.


İnsanların el yazısı ile attığı imzanın bir kimlik doğrulama aracı olarak kullanılması çok eskiden beri süregelen bir pratiğe dayansa da bunun dijital olarak yapılması oldukça yeni. Ancak ıslak imzayı yoğun olarak kullanan finansal kuruluşlar, işletmeler ve kamu kurumlarının biyometrik imza için önemli bir pazar oluşturduğu ifade ediliyor.


Global biyometrik imza pazarının hacminin 2020’de 969,7 milyon dolar olduğunu bildiren MarketWatch, bu pazarın 2021-2026 döneminde yıllık ortalama yüzde 19,8 büyüme ile 2026’da 2,869 milyar dolara ulaşacağına işaret ediyor. Tabii imza atılan işlemlerin tutarı bununla kıyas kabul etmeyecek büyüklükte olacak. Sağlayacağı hız ve zaman tasarrufu ile masrafları azaltarak yaratacağı doğrudan ekonomik faydanın biyometrik imzanın yaygınlaşmasında önemli rol oynayacağını kaydeden araştırma kuruluşu, biyometrik imza uygulamalarının öncelikli hedef sektörlerinin eğitim, kamu ve bankacılık/finansal hizmetler/sigortacılık olacağına dikkat çekiyor.

 

Türkiye’de de bankacılık sektöründe biyometrik imza kullanımı başlarken telekomünikasyon şirketlerinin bu alanda geliştirdiği çözümler pazarda boy göstermeye başladı. Dokunmatik ekranlara yazmaya olanak tanıyan kalemler ya da doğrudan parmakla atılabilen bu imzaların, sağladıkları  güvenliğe de bağlı olarak yaygınlaşması bekleniyor.   


Kullanıcının biyometrik verilerinin imzalanan doküman ile birlikte; birbirinden ayrılmaz ve değiştirilemez şekilde saklandığı bu sistemde, gelişmiş şifreleme teknolojilerinin kullanılması güvenliği daha yukarı taşıyor. Dokümanın imzalandığı andaki haliyle, değişmez şekilde saklanması ve bu şekilde imza verisinin tekrar kullanılamamasının sağlanması, kurum sertifikası ve zaman damgası ile süreç güvenliğinin sağlanması durumunda çok daha güçlü bir çözümü ortaya çıkarıyor.

 

Pandemi ile başlayan dijitalleşme sürecinde hız ve maliyetin önemi artarken biyormetrik imza, büyümek ve işlerini geliştirmek zorunda olan bütün işletmelerin ve özellikle KOBİ’lerin, büyümenin getirdiği operasyonel maliyetler altında ezilmeden sürtünmesiz operasyon inşa etmesini sağlayacak araçlardan biri olarak karşımıza çıkıyor. Uzaktan çalışma ile birlikte şirket içinde ve yine pandeminin yarattığı koşullar nedeniyle nüşteri ve abone temas noktalarında kullanımı fayda sağlayacak biyometrik imzanın kullanımı şirket yöneticilerinin değerlendirmesi gereken bir konu.

 

 

Kerem Özdemir

23 Kasım 2022